top of page

SOYBAĞININ (NESEBİN) REDDİ DAVASI



SOYBAĞININ (NESEBİN) REDDİ DAVASININ HUKUKİ NİTELİĞİ NEDİR?

Soybağı yani eski ismiyle nesep, kan bağı ilişkisini ifade etmektedir. Anne ile çocuk arasındaki soybağı ilişkisi, doğum ile kurulacaktır. Ancak baba ile çocuk arasındaki soybağı; tanıma, evlilik ve hâkim kararıyla kurulmaktadır.

Soybağının reddi davası, mahkeme kararı ile çocuk ve baba arasında olan soybağının iptali talebinde bulunduğu bir davadır. Anayasa Mahkemesi’nin çeşitli kararlarında, babanın biyolojik kökeni şahsına ait olmayan çocuğu reddetme hakkının en temel hakkı olduğu belirtilmiştir (Anayasa Mahkemesi'nin 25.06.2009 tarihli ve 2008/30 Esas, 2009/96 Karar sayılı kararı).

Babalık karinesi, adi bir karinedir ve bu karineyi çürütmek mümkündür. Soybağının reddi davasında da koca, baba olmadığını ispat etmelidir.

SOYBAĞININ (NESEBİN) REDDİ DAVASI HANGİ DURUMLARDA AÇILABİLİR?

Soybağının reddi davasının kim tarafından açılacağı somut olaya göre değişiklik göstermektedir. Buna göre:


1-Çocuğun Evlilik İçinde Anne Rahmine Düştüğü Durumlarda Soybağının Reddi Davasının Açılması

Çocuk evlilik içinde anne rahmine düşmüşse; davacı, kocanın baba olmadığını ispat etmek zorundadır.

Türk Medeni Kanunu’na göre, evlenme tarihinden başlayarak en az yüz seksen gün geçtikten sonra ve evliliğin sona ermesinden başlayarak en fazla üç yüz gün içinde doğan çocuk evlilik içinde anne rahmine düşmüş sayılır.

Çocuğun evlilik içinde anne rahmine düşmesi durumunda babalık karinesi oldukça kuvvetlidir. Bu durumda koca ya cinsel ilişkinin mümkün olmadığının ispatı ile ya da illiyet bağının yokluğunu kanıtlama ile babalık karinesini çürütebilmektedir.

Soybağını reddetmek isteyen koca döllenme dönemi boyunca-doğumdan üç yüz gün öncesi ile yüz seksen gün öncesi arasındaki dönem- karısıyla cinsel ilişkinin yaşanmasının imkânsız olduğunu ispat etmelidir. Örneğin; döllenme dönemi boyunca karısından ayrı bir şekilde yurt dışında olduğunu ortaya koyan koca, açmış olduğu soybağının (nesebin) reddi davasının kabulü için yeterli ve somut bir delil ortaya koymuş olacaktır.

Koca, cinsel ilişkinin imkânsızlığını ispat etmek yerine diğer bir imkân olan cinsel ilişki ile çocuğun doğumu arasında nedensellik bağının olmadığını da kanıtlayabilir. Türk Medeni Kanunu’nun 284. Maddesi’nin 2. fıkrası uyarınca taraflar ve üçüncü kişiler, soybağının belirlenmesinde zorunlu olan ve sağlıkları yönünden tehlike yaratmayan araştırma ve incelemelere rıza göstermekle yükümlüdürler. Davalı, hâkimin takdir ettiği araştırma ve incelemeye rıza göstermezse, hâkim, durum ve şartlara göre bundan beklenen neticeyi, onun aleyhine doğmuş kabul edebilir. Bu konuda kan muayeneleri ve genetik incelemeler doğruya en yakın neticeyi veren ve kişilere zararı olmayan yöntemlerden kabul edilmektedir.


2-Çocuğun Evlenmeden Önce veya Ayrı Yaşama Sırasında Ana Rahmine Düştüğü Durumlarda Soybağının Reddi Davasının Açılması

Çocuk, evlilikten önce veya ayrı yaşama sırasında anne rahmine düşmüş ise davacının başka bir kanıt getirmesi gerekmemektedir. Ancak hamile kalma döneminde kocanın karısı ile cinsel ilişkide bulunduğu konusunda inandırıcı delil var ise kocanın babalığına ilişkin karine geçerliliğini koruyacaktır.

SOYBAĞININ (NESEBİN) REDDİ DAVASI KİM TARAFINDAN, KİMLERE KARŞI AÇILABİLİR?

Soybağının reddi davasını babalık karinesini çürütmek amacıyla koca açabilir. Baba, bu davayı anne ve çocuğa karşı açmalıdır. Soybağının reddi davasını açma hakkı, kural olarak öncelikle çocuğun babasının koca olduğu düşüncesine dayanılarak kocaya verilmiştir. Bu davayı açma hakkı kişiye sıkı sıkıya bağlı haklar içerisinde değerlendirildiğinden kişi, sınırlı ehliyetsiz de olsa yasal temsilci onayı olmaksızın tek başına bu işlemi gerçekleştirebilmektedir. Fakat dava açma süresinin geçmesinden önce kocanın vefat etmesi veya gaipliğine karar verilmesi ya da sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybetmesi durumlarında kocanın altsoyu, annesi, babası veyahut baba olduğunu iddia eden kişi, doğumu ve kocanın ölümünü, sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybettiğini veyahut hakkında gaiplik kararı alındığını öğrenmelerinden başlayarak bir yıl içinde soybağının reddi davasını açabilmektedirler.

Türk Medeni Kanunu uyarınca çocuk da soybağının reddi davasını açma hakkına sahiptir. Çocuk, bu davayı anne ve babaya karşı açmalıdır. . Bu hususta diğer ilgililerin dava hakkı da düzenlenmiştir. Buna göre; ergin olmayan çocuğa atanacak kayyım, atama kararının kendisine tebliğ edildiği tarihten başlayarak bir yıl, her hâlde çocuğun doğumundan başlayarak beş yıl içinde soybağının reddi davasını açmalıdır.

Soybağının reddi davasında davacının koca olduğu hallerde anne ve çocuk arasında zorunlu olarak dava arkadaşlığı bulunmakla beraber yalnızca anne ya da çocuğa karşı açılan davalar reddedilmektedir. Fakat anne veya çocuktan birisi vefat etmişse, dava sağ kalana karşı; her ikisi de vefat etmişse geride kalan mirasçılarına karşı açılmaktadır. Davacının çocuk olduğu durumlarda ise yine mecburi dava arkadaşlığı ile anne ve koca davalı tarafta yer alacaktırlar.

SOYBAĞININ (NESEBİN) REDDİ DAVASINDA İSPAT NE ŞEKİLDE YAPILMALIDIR?

Davanın hangi durumda, kim tarafından açıldığı soybağının reddi davasının ispatı açısından önem teşkil etmektedir.

Çocuk evlilik içinde ana rahmine düşmüşse davacı, kocanın baba olmadığını ispat etmek mecburiyetindedir. Evlenmeden başlayarak en az yüz seksen gün geçtikten sonra ve evliliğin sona ermesinden başlayarak en fazla üç yüz gün içinde doğan çocuk, evlilik birliği içinde anne rahmine düşmüş sayılmaktadır. Bu kaide çocuğun nesebinin belirlenmesi açısından Türk Medeni Kanunu’nda belirlenmiş bir kaidedir.

Çocuk, evlilik birliğinden önce veya ayrı yaşama sırasında anne rahmine düşmüşse, davacının başka bir kanıt getirmesi gerekmez. Fakat gebe kalma döneminde kocanın karısı ile cinsel ilişkide bulunduğuna ilişkin ortada inandırıcı ve somut deliller varsa, kocanın babalığına ilişkin babalık karinesi geçerliliğini koruyacaktır.

BABALIK KARİNESİ NEDİR?

Babalık karinesi Türk Medeni Kanunu’nun 285. maddesinde tanımlanmıştır. Bu maddeye göre, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün içinde doğan çocuğun babası erkek eştir. Çocuğun erkek eşe ait olduğuna dair bu kabule “babalık karinesi” denilmektedir. Bu süre geçtikten sonra doğan çocuğun erkek eşe bağlanması, annenin evlilik sırasında gebe kaldığının ispat edilmesiyle mümkün olacaktır. Erkek eşin gaipliğine karar verilmesi hâlinde üç yüz günlük süre, ölüm tehlikesi veya son haber tarihinden işlemeye başlayacaktır.

SOYBAĞININ (NESEBİN) REDDİ DAVASINDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE NE KADARDIR?

Kocanın soybağının reddi davası açacağı durumlarda; dava, çocuğun doğumu ve baba olunmadığının veya annenin gebe kaldığı sırada başka bir erkek ile cinsel ilişkide bulunduğunun öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl içinde açılmak zorundadır.

Çocuğun soybağının reddi davası açacağı durumlarda ise; çocuğun ergin olduğu tarihten başlayarak en geç bir yıl içinde bu dava açılmak zorundadır.

Öngörülen sürelerde yaşanan gecikme haklı bir sebebe dayanıyorsa, bir yıllık süre bu sebebin ortadan kalktığı tarihte işlemeye başlayacaktır.

Çocuk, evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün içinde doğmuş ve ana da bu arada yeniden evlenmiş olursa, ikinci evlilikteki koca baba sayılacaktır. Bu karine, ortaya koyulacak deliller ile çürütülürse ilk evlilikteki koca baba sayılır.

EVLİLİK BİRLİĞİ İÇİNDE DOĞMAYAN ÇOCUĞUN SOYBAĞI, ANNE VE BABASININ SONRADAN EVLENMESİ İLE NASIL BELİRLENİR?

Evlilik birliği dışında doğan çocuk, anne ve babasının birbiriyle evlenmesi hâlinde kendiliğinden evlilik içinde doğan çocuklara ilişkin hükümlere tâbi tutulacaktır.

Eşler, evlilik birliği dışında doğmuş olan ortak çocuklarını, evlenme sırasında veya evlenmeden sonra, yerleşim yerlerindeki veya evliliğin gerçekleştiği yerdeki nüfus memuruna bildirmek zorundadırlar. Bildirimin yapılmamış olması, çocuğun evlilik içinde doğan çocuklara ilişkin hükümlere tâbi olmasını engellemeyecektir.

Daha evvel tanıma veya babalığa ilişkin hükümle soybağı (nesep) kurulmuş çocukların anne ve babası birbirleri ile evlenince, nüfus memuru kendiliğinde gerekli işlemi yapar.

ANNE VE BABANIN SONRADAN EVLENMESİ İLE KURULAN SOYBAĞINA KİMLER İTİRAZ EDEBİLİR?

Anne ve babanın sonradan evlenmesi ile kurulan soybağına anne ve babanın yasal mirasçıları, çocuk ve Cumhuriyet savcısı itiraz edebilirler. İtiraz eden, kocanın baba olmadığını ispat etmekle yükümlüdür.

Çocuğun altsoyu da, çocuğun vefat etmesi ya da ayırt etme gücünü sürekli olarak kaybetmiş olması durumlarında itiraz hakkına sahiptir. Tanımanın iptaline ilişkin hükümler bu hususa da kıyas yoluyla uygulanır.

SOYBAĞININ (NESEBİN) REDDİ DAVASI NE KADAR SÜRER?

Yargılama aşaması devam ederken birçok faktör yargılamanın ne kadar süreceğini etkilemektedir. Adli tatilin başlaması, dosyanın iş yükü, ilgili mahkemenin iş yoğunluğu gibi sebepler davanın ne kadar süreceğini etkileyen faktörlerden sadece birkaçıdır. Bu nedenle bu konuda kesin bir süre vermek doğru olmayacaktır lakin ortalama bir süre vermek gerekirse 8 ay ile 1 sene arasında bir sürede bu davalar sona ermektedir. Mahkemenin vermiş olduğu karara karşılık istinaf kanun yoluna başvuruda bulunulursa süreç 1 sene daha uzayabilecektir.

SOYBAĞININ (NESEBİN) REDDİ DAVASINDA KAYYIMIN YERİ NEDİR?

Türk Medeni Kanunu’nun 426. maddesinde, küçüğün yasal temsilcisi ile menfaati çatışması halinde kayyım atanacağı düzenlenmiştir. Vesayet makamı kanunda gösterilen sebeplerin bulunduğu durumlarda veya ilgilinin isteği üzerine veya kendiliğinden kayyım ataması yapmaktadır. Soybağının reddi davasında da çocuğun menfaatleri yasal temsilcisi ile çatışır ve kanunda gösterilen diğer sebepler de ortaya çıkarsa, çocuğa kayyım ataması yapılacaktır.

SOYBAĞININ (NESEBİN) REDDİ DAVASINDA GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME HANGİSİDİR?

Soybağının reddi yani nesebin düzeltilmesi davasına bakmaya görevli mahkeme Aile Mahkemesi’dir. Davacı veya davalı taraflardan herhangi birinin yerleşim yeri mahkemesi soybağının reddi davasını görmeye yetkilidir. Ayrıca çocuğun doğduğu yerleşim yeri mahkemesi de soybağının reddi davasına bakmaya yetkilidir.

SOYBAĞININ (NESEBİN) REDDİ DAVASINDA DİĞER İLGİLİLERİN DAVA HAKKI HANGİ KONULARDADIR?

Dava açma süresinin geçmesinden önce kocanın vefat etmesi veya gaipliğine karar verilmesi ya da sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybetmesi hâllerinde kocanın altsoyu, annesi, babası veya baba olduğunu iddia eden kişi, doğumu ve kocanın ölümünü, sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybettiğini veya hakkında gaiplik kararı alındığını öğrenme tarihinden başlayarak bir yıl içinde soybağının reddi davasını açabilmektedir.

Ergin olmayan çocuğa atanacak kayyım, atama kararının kendisine tebliğinden başlayarak bir yıl içinde soybağının reddi davasını açar. Kocanın açacağı soybağının reddi davasına ilişkin hükümler kıyas yoluyla uygulanmaktadır.

SOYBAĞININ (NESEBİN) REDDİ DAVASI İLE MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT ALABİLMEK MÜMKÜN MÜDÜR?

Tazminat davaları, haksız fiilden zarar gören kişinin zararını karşılaması adına asliye hukuk mahkemesinde açmış olduğu davalardır. Tazminat davasında kişilik hakları ihlal edilen kişi, uğramış olduğu maddi veya manevi zararının giderilmesini talep etmektedir. Soybağının reddi davasında nesep bağının kaldırılmasına karar verilen baba, biyolojik babadan çocuklara dair yapılan masrafları, gerekli olan diğer şartların varlığı haline, dava açarak talep edebilir.

Kişi, uğramış olduğu zararı ispat etmeli ve zarara uğrayarak kişilik haklarının ihlal edildiğini ortaya koymalıdır. Hatanın, kusurun ağırlığına ve zarara göre tazminat miktarı mahkeme tarafından takdir edilecektir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2019/85 Esas, 2019/314 Karar sayılı kararıyla, evlilik birliği içerisinde doğan çocukların, başkasından olduğu anlaşılana kadar baba tarafından yapılan masraflarının biyolojik babadan tazmin edileceği belirtilmiştir.

Maddi tazminat talebi, kişinin malvarlığındaki azalma nedeniyle talep etmiş olduğu tazminattır. Zarara uğradığını iddia eden kişi malvarlığındaki azalmayı ve ekonomik yönden zarara uğradığını kanıtlamalıdır.

Manevi tazminat, kişinin haksız fiile uğraması sebebiyle psikolojik olarak çöküntüye girmesi, manevi nedenlerle hayal kırıklığına uğraması neticesinde talep edilen tazminattır. Soybağının reddi davası sonucunda çocuk ile baba arasındaki bağın ortadan kaldırılması halinde baba ya da çocuk, hukuka aykırı veya haksız fiil olması nedeniyle psikolojik olarak çöküntüye uğramış ise ilgili kişiye karşı manevi tazminat talepli dava açma hakkı bulunmaktadır.

SOYBAĞININ (NESEBİN) REDDİ DAVASI VE SOYBAĞININ DÜZELTİLMESİ DAVASI ARASINDAKİ FARK NEDİR?

Soybağının düzeltilmesi davası, nüfus kaydının düzeltilmesi davası ile aynı manaya denk gelmektedir. Fakat nüfus kaydının düzeltilmesi davası, soybağının reddi davasında olduğu gibi soybağını ortadan kaldırmamaktadır. Her iki dava arasındaki fark; soybağının reddi davasında çocuk ile baba arasındaki bağ ortadan kaldırılıyor olmasıdır. Ayrıca düzeltim talebi herhangi bir süreye tabi tutulmamışken, soybağı reddi davasında öğrenilmesinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre bulunmaktadır.

 

Avukat Gökhan Sarı Hukuk Bürosu

Hukuki sorunlarınıza dair her türlü görüş, yorum ve sorularınızı sitemiz üzerinde bulunan Whatsapp iletişim butonunu kullanarak bize yöneltebilirsiniz.

 

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page